Etiket arşivi: ski

Kartepe Kayak Merkezi

Kartepe, İstanbul’a en yakın kayak merkezi. Yaklaşık 1.500 m yüksekliğe sahip bir dağ, bu nedenle 2.000 m yükseklikte olan Uludağ’dan daha kısa bir sezona sahip. Daha uzakta bulunan Kartalkaya Kayak Merkezi hakkındaki yazımıza da buradan ulaşabilirsiniz.

Yakın olduğundan, günübirlik gitmek için çok uygun. TEM’de Sapanca’ya doğru giderken hep önünden geçtiğimiz Kartepe aslında çok kolay ulaşılan bir yer. Aşağıdaki fotoğrafta tam karşıda tepesi bulutlu görülen dağ Kartepe.

Kartepe-Yol1

Kartepe’ye gitmek için İzmit-Doğu gişelerinden çıkmanız gerekiyor. Gişe tabelalarından itibaren Kartepe yönlendirmeleri başlıyor. Bu nedenle yolu tarif etmek çok gerekli değil. Anadolu yakasından 1 saatte Maşukiye köyüne, oradan da 20 dakikada Kartepe zirveye rahatça varabilirsiniz. Yol Kartepe Belediyesi tarafından çok iyi temizleniyor, bu nedenle çok sert hava koşulları yoksa zorlanmadan yukarıya çıkabilirsiniz. Yine de karlı havalarda yanınızda muhakkak zincir bulundurun.

Kartepe-Yol2

Dağda sadece bir otel var. The Green Park Kartepe. Pistlerin yatırımını yapmış olan bu otel, yukarıdaki her şeyin hizmet sağlayıcısı. Otele vardığınızda otoparka günübirlik girmek için 10 TL ücret ödüyorsunuz.

-Güncelleme- 2016 yılında otopark ücreti 20 TL olmuş. 2017 yılında da hala 20 TL.

-Güncelleme- 2018/2019 sezonunda otopark 25 TL olmuş.

-Güncelleme- 2019/2020 sezonunda otopark 30 TL olmuş.

-Güncelleme- 2020/2021 sezonunda otopark hala 30 TL.

-Güncelleme- 2022/2023 sezonunda otopark 50 TL olmuş.

Büyükçe bir otopark mevcut ancak hafta sonları bu otoparka girmek pek mümkün olmuyor, otele yakın yol kenarına aracınızı bırakabiliyorsunuz. Otel ana binasının hemen altında pistler başlıyor.

Kartepe-Otel1

Eskiden aşağıdaki telesiyej noktalarında skipass satılıyordu. O zamanlar otoparktan doğruca piste inip, aşağıya indikten sonra skipass alınabiliyordu. Ancak artık sistem değişmiş. Skipass kayak odasının hemen yanında bir odada satılıyor. O nedenle kayağa başlamadan önce bu noktaya uğramanız gerekiyor. Kartlar depozitolu olmuş. 30 TL nakit verip kartı alıyorsunuz. Akşam çıkarken de kartı geri götürüp paranızı geri almanız gerekiyor. 2014-2015 skipass ücret tablosu şöyle.

Kartepe-Skipass2015

-Güncelleme- 2015-2016 skipass ücret tablosu şöyle. Bu arada bir not düşelim, sömestr tatilinde hafta içi de hafta sonu fiyatlarını uyguluyorlar.

Kartepe-Skipass2016

-Güncelleme- 2016-2017 skipass ücret tablosu aşağıda.

-Güncelleme- 2018-2019 skipass ücret tablosu aşağıda.

-Güncelleme- 2019-2020 skipass ücret tablosunun fotoğrafını çekmeyi unutup döndük, ama hafta içi tüm gün 120 TL idi. Kart depozitosu da 30 TL.

-Güncelleme- 2020-2021 skipass ücret tablosunda dev bir gelişme olmuş, dijital ekran yapmışlar. Artık A4 kağıt asmıyor olmalarına şaşırdık tabi. Fiyatlar hafta sonu da hafta içi de aynı. Yarım gün saat 12:30’dan itibaren çalışıyor. Geçen yıla göre dev bir zam olduğu dikkatimizden kaçmadı elbette.

-Güncelleme- 2021-2022 skipass ücret tablosu aşağıda. Günlük skipass 200 TL., depozito da 50 TL olmuş.

Kayak yapacaksanız ve kendi kayak takımlarınız yoksa buradan kiralayabilirsiniz. Ancak, otelden daha ucuza, dağa çıkmadan önce Maşukiye köyündeki bir çok kayak kiralama firmasından (biz hep Kardan Adam’dan kiralıyoruz) da kiralayarak gelebilirsiniz. Kayak yapmayı bilmeyenler için burada kayak dersi alma imkanı da var. Kayakla hiç ilgilenmeyenler ise telesiyejlerle pist başlarına rahatça gidip manzarayı izleyip geri dönebilirler. Kafelerde oturup serin ve temiz havada bir şeyler yiyip içebilirler.

-Güncelleme- 2018/19 sezonunda kayak yapmayanlar için bazı eğlenceler eklenmiş. Zipline ve zıplama gibi bazı aletler yerleştirilmiş, bunlardan faydalanabilirsiniz.

Kartepe Kayak Merkezi’nde 4 ana pist var. Otel Pisti, Geyikalanı, Kartepe ve Karlıktepe. Bunlardan Karlıktepe’ye teleski ile çıkılırken, diğerlerine telesiyejle çıkılıyor. Bu pistlerin birden fazla iniş rotası bulunduğundan otelin reklamlarında daha fazla pistten bahsediliyor.

Kartepe-Kartepe-1

Yukarıdaki fotoğraf telesiyejle Kartepe’ye çıkarken çekildi. Sağ tarafta Geyikalanı, karşıda Otel, solda da Karlıktepe çıkışları bulunuyor.

Kartepe-Geyikalan-1

Yukarıda Geyikalanı telesiyeji ve aşağıda pistin geniş bir kısmı görünüyor. Bu pist başlangıç seviyesindeki kayakçılar için çok uygun. Genelde az eğimli ve geniş.

Kartepe-Geyikalan-2

Pistin sonlarına doğru dik ve zorlu bir kısım var ancak yine de çok zorlanmadan iniliyor.

Kartepe-Geyikalan-3

Aşağıdaki video Geyikalanı pistinin orta bölgesideki geniş alanda çekildi.

Otelden aşağıya inilen ve en basit pist olan Otel pisti genelde acemiler ve ders alanlarca kullanılıyor. Bu pistte çok düşen kalkan oluyor ve bu nedenle ilk iniş haricinde pek kullanmamak daha doğru bence.

Kartepe-Geyikalan-4

Geyikalanı pistinin zirvesinde manzara oldukça güzel. Yukarıda görüldüğü gibi Sapanca gölü hemen ayaklarınızın altında. Zirvede rahat bir kafe bulunuyor. Yeme, içme çok pahalı değil.

Kartepe-Geyikalan-5

Kartepe pistinin çıkışı daha yaman. Bu tarafta telesiyejler 3 kişilik.

Kartepe-Kartepe-2

Zirveye yaklaştıkça rüzgarın ve soğuğun arttığını hissedebilirsiniz. Bu zirve çok daha zorlu pistlere sahip ve acemilerin denememesi gereken bir yer.

Kartepe-Kartepe-3

Ancak çok da uzman olmak gerekmiyor. Hızını kontrol edebilen orta ayar bir kayakçı biraz yorularak da olsa çok zorlanmadan inebilir. Aşağıdaki video Kartepe pistlerinin en soldaki en kolayından inişte çekildi.

Kartepe-Kartepe-5

Kartepe’ye çıkarken bir tarafta Sapanca gölü daha da yüksekten görülürken, diğer tarafta İzmit Körfezi de önünüzde beliriyor.

Kartepe-Kartepe-6

Bu zirvede hava şartları daha sert olduğunu her yerde hissettiriyor.

Kartepe-Kartepe-7

Yukarıdaki fotoğraf Kartepe zirvede çekildi, aşağıdaki fotoğraf da aynı gün Geyikalanı zirvede çekildi. Aradaki ısı farkı ağaçların dallarından çok net belli oluyor sanırım.

Kartepe-Geyikalan-6

-Güncelleme- Yıllardır çalışırken yakalayamadığımız Karlıktepe teleski’yi Ocak 2019’da çalışırken yakalayınca hemen çıkıverdik.

Aslında bu bölge çok keyifli pistlere sahip ama maalesef tesis yönetimi bu tarafa çıkışı açmışsa da pistleri temizlememiş. Epey de kar yağmış olduğundan teleski yanındaki iniş bol karlıydı ve inişte oldukça zorlandık. Gerçekten bu kadar ücret alıp da pistleri temizlememelerini anlamak mümkün değil. Bir gazla üstteki resimde de görünen sağa giden pist açılmıştır diye tekrar çıktık, ama maalesef bu taraf da temizlenmemişti. Oldukça da az eğimli olduğundan kendimizi çeke çeke oldukça yorulduk. Manzara güzel ama pistler kötü. Karlıktepe’de zaman kaybetmeye değmez.

İstanbul haliyle deniz seviyesinde olduğundan, dağa tırmanmaya başlamadan önce yukarıda havanın ne kadar değişeceğini tahmin etmeniz zor. Diğer yandan Meteoroloji de yukarının tahminini vermiyor. Benim gitmeden önce muhakkak baktığım Snow-Forecast hava tahmin sitesinin Kartepe için olan sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.

Kayak yapmasanız bile, dağ yolu üzerindeki restoranlarda kahvaltı yapmak ya da yemek yemek için, yukarının da temiz havasından faydalanmak için, kısacası keyifli bir kaçamak için Kartepe güzel ve yakın bir tercih.

Gürkan, Mart 2015 ve sonraki neredeyse her yıl.

Son Güncelleme, Gürkan, Ocak 2021

Kartalkaya Kayak Merkezi hakkındaki yazımıza da buradan ulaşabilirsiniz.

Kartalkaya Kayak Merkezi

Genelde günübirlik kayak yapmaya Kartepe‘ye gitsek de, cuma gidip pazar dönmeli kayak turumuzu Kartalkaya’ya planladık. İstanbul’a daha uzak olsa da, daha çok pisti olan bu bölgede Kaya Palazzo otelde konakladık, oldukça rahat ettik.

Kartalkaya, İstanbul’dan yaklaşık 300 km uzakta ve TEM otoyolu Bolu – Doğu gişelerinden çıktıktan sonra dağa doğru yarım saat tırmanışla toplamda yaklaşık 3,5 – 4 saat kadar süren bir yolculukla varılıyor. Hava şartlarına göre değişse de, tırmanışın ilk 15 dakikasından sonra yolda kar çoğalmaya başlıyor.

Dönüşümüzde daha çok kar yağdığında daha iyi anladığımız üzere bu yolun Kartepe çıkışı gibi iyi temizlenen bir yol olmadığını belirtelim. Yol üzerinde bolca zincir satan ve takan mevcut ancak siz yanınıza zincir almadan buralara çıkmasanız iyi olur. Kartalkaya zirvesinde aslında iki farklı bölge var. Birisi çıktığınızda solda kalan Kartal Otel ve pistleri, diğeri sağda kalan Dorukkaya Otel ve Kaya Palazzo Otel pistleri. Kartal ve Kaya olarak ikiye bölünüyor gibi hissettiriyor. Aşağıdaki fotoğrafta Kartal tarafı pistleri görülüyor.

Biz Kaya tarafında kaldığımız için Kartal tarafı hakkında maalesef bilgi veremeyeceğiz. İki tarafta da çalışan ski-pass olmadığından biz sadece Kaya tarafında kayabildik. Oteller bölgesine vardığınızda sizi önce Kartal Otel karşılıyor.

Otelin önünden mecburen sağa dönünce Dorukkaya Otel’in bulunduğu bir meydana, devam edince Jandarma ve daha ilerisinde de Kaya Palazzo’nun önüne geliyorsunuz ve yol bitiyor. Açıkcası başı ile sonu arasında en çok 500 metre olan bu bölgede fazla alternatif bulunmuyor. Kaya tarafı pistlerinin birleşim noktasında bulunan Drop Lounge, Palazzo Otel’den şöyle görünüyor.

Hem yukarıda Kartal Otel’den dönünce varılan meydanda, hem de Drop’un civarında araç park edecek yer bulmak mümkün. Tek bir tesisin alanı olmadığından olsa gerek, park bedeli isteyen kimse bulunmuyor. Diğer yandan, Bolu hariç günübirlik gelinecek mesafede büyük şehir olmadığından, pazar günü bile ortalık çok kalabalık değildi ama yukarıdaki meydanda bolca tur otobüsü bulunuyordu. Cumartesi günü ise orası bile oldukça boştu. Meydan dediğimiz de şöyle bir açıklık aslında.

Gelelim otele ve pistlere. Palazzo’dan piste çıkış noktasında özellikle kayak dersi alanlar ve çocuklar için hayatı çok kolaylaştıran bir yürüyen bant sistemi bulunuyor. Gerçekten çok pratik ve hızlı bir sistem.

Bandın solunda gördüğünüz açıklık ise hafif eğimli ve geniş bir alan. Genelde ders alanlarla dolu ve alttan geçen ve ana telesiyeje giden piste inmek için herkes burayı kullanıyor. Yine de kalabalık olmuyor. Kayak bitince yine bu bandın önüne gelip sakince otele doğru çıkıyorsunuz. Aşağıdaki gibi.

Bu bandın alt tarafından geçen pistten sağa doğru kayarak zirveye çıkan telesiyejin önüne geliyorsunuz. Pistlerin en alt noktası burası ve pistlerdeki tek telesiyej de burada. Bunun haricinde tüm çıkışlar teleski ile yapılıyor. Neredeyse tüm pistlerin de bir şekilde bu noktada bittiğini söyleyelim.

Telesiyej dörtlü oturma düzenine sahip olduğundan önünde uzun kuyruklar oluşmuyor. Ayrıca kabinlerin korumalı olması da sert havalarda oldukça konforlu bir çıkış sağlıyor.

Tırmandıkça sol tarafta oteller görünmeye başlıyor. Pistlerin genel yerleşimini anladıkça bu manzara daha anlamlı olmaya başlıyor.

Biz kaldığımız süre boyunca yoğun sis nedeniyle güneşi görmeye pek fırsat bulamadık ve genelde zirveye yaklaştıkça aşağıdaki gibi ineceğimiz noktayı görmeye çabaladık.

Güneşin yüzünü gösterdiği bir fırsatta aynı yolculuğu aşağıda gördüğünüz manzarada yapma şansına da sahip olduk. Ama gerçekten sadece bir sefer.

Zirveye çıktığınızda soldan en zor pistlere iniliyor. Sağdan ise en keyifli pist olduğunu düşündüğümüz arka piste gidiliyor. Hem eğimi ortalamanın üstünde hem de oldukça geniş bir pist. Ama görevlilerin söylediğine göre bu pistte kaybolmak kolay olduğundan, hava sisli iken bu pist kapatılıyor. Genelde sis olduğundan biz sadece bir sefer kayabildik. Çıkışta teleski ile tekrar zirveye dönülüyor. Teleski kullanamayanlar buraya inmesinler.

Zirveden sağa ya da sola değil de direk karşıya giderseniz nispeten kolay pistlerden otele ya da Drop Lounge önüne inebiliyorsunuz.

Bu tarafa inen pistler özellikle sisli havada çok farklı gibi gelseler de aslında oldukça benzer yapıdalar. Güneşin yüzünü gösterdiği bir sabah otelden bu tarafın pistleri aşağıdaki gibi görünüyordu.

En ilgi çekici kısım olan ve telesiyejden iner inmez sola ayrılan zor pistlerden de bir kaç görüntü paylaşalım. İlk dönüşten sonra bir kavşağa geliyorsunuz.

Buradan sağa ayrılan pist oldukça dik ve epey uzun. Çok keyifli bir inişi var. Bu inişin ortalarında çekilmiş bir videoyu da burada paylaşalım.

Ancak sağa değil de tam karşıya giderseniz adının Olimpiyat olduğunu tahmin ettiğimiz çok dik bir piste geliyorsunuz. Bu pistin açık havada telesiyejden görünüşü aşağıdaki gibi. Fotoğrafta tepede sağdaki büyük kayanın solunda bir kayakçıyı görebilirsiniz. Çok dik ve zorlu bir pist. Yine de eğlenceli.

Böylece gördüğümüz kadarıyla Kaya tarafı pistlerini anlatmış olduk. Kayağa giden herkesin aklındaki ekipman kiralama işini de anlatalım. Dağa çıkarken yol üzerindeki bazı tesislerden kayak ve kıyafet kiralayabileceğiniz gibi otelin altındaki firmadan da kiralaybilirsiniz. 2018 ocak ayında fiyatlar aşağıdaki gibiydi.

Kayaktan arta kalan zamanımızda, bir de ATV turu yaptık. Paletli ATV araçlarla civardaki karlı bir yolda yapılan tur epey zevkli ancak o karlı yola gitmek için asfalttan gidip gelmenin pek de bir zevki yok. Merak eden katılabilir ancak kayak yapmaktan daha zevkli değil.

Son olarak dönüş yolundan bahsedelim. Pazar öğleden sonra dönüşe geçtiğimizde epey kar yağıyordu. Normalde açık olan yol karla kaplanmıştı ve oldukça kaygandı.

Başta dediğimiz gibi, kesinlikle zincirsiz girilmemesi gereken bu yolda pazar günü dağa çıkmaya çalışanların oluşturduğu kuyruk oldukça uzundu. Zinciri olanlar hareket edebiliyor olsalar da, zincirsiz olup yolda kalanlar yüzünden yukarıya çıkamıyorlardı.

Son bir not, eğer Kartal Otel tarafını merak ediyorsanız o taraf hakkında detaylı bilgi bulabileceğiniz şuradaki yazıyı okumanızı tavsiye ederiz.

Gürkan, Ocak 2018